Bilgi TeknolojileriSürdürülebilirlikTesis Yönetimi

Data Center Commissioning Nedir?

Bu makalede Veri Merkezlerinin önemini ve Tesis Yöneticisi bakış açısıyla bir Veri Merkezini devreye alırken gerçekleşmesi gereken süreçleri paylaşmaya çalışacağım. Bu kapsamda Veri Merkezi Commissionnig nedir? Sorusuna cevap verirken aynı zamanda Veri Merkezlerinin bugünü ve geleceği hakkında kısa birkaç detay paylaşacağım. Ayrıca Veri Merkezlerinde, işletme sürecinin başlangıcı ve günlük rutin işletme süreçleri nasıl olmalı sorusuna cevaplar yazmaya çalışacağım.

Her şeyden önce commissioning nedir, bilmeyenler için açıklamamak gerekiyor ki gerçekten okuyucularımın neyden bahsettiğimi tek defasında okuyup kavramasını istiyorum. Bu kapsamda geçmişte 2016 yılında yazmış olduğum Commissioning nedir? adlı kısa makalemi okumanızı tavsiye ederim. Diğer taraftan commissioning’i tek cümle ile ifade etmek gerekirse, binada bulunan elektrik, mekanik ve otamasyon gibi sistemlerin ve sistemler arası multidisiplinlerin tesisin ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte olup olmamasını kontrol etmek ve denetlemektir. Commissioning ile bir yandan sistemlerin imalat, montaj ve ölçümleri yapılırken diğer taraftan ise enerji tüketimlerinin denetimini yaparak tasarruf fırsatlarına yönelik rapor oluşturulmaktadır. Bu kapsamda, sistemlerin uyumluluğu kontrol edilirken diğer taraftan ise sistemlerin kesintisiz olarak çalışması için gerekli uygulama ve şartların sağlandığının da denetimi yapılmış olur. Artık genel mantık olarak comissioning’in ne olduğu hakkında bir fikrimiz var, şimdi esas konumuz olan Data Center Comissioning konusunu detaylı olarak ele alalım. Elimden geldiği kadar basite indirerek ve herkesin anlayabileceği bir yalınlıkta anlatmaya çalışacağım, çayınızı, kahvenizi ve not defterinizi alın başlıyor…

Öncelikli olarak Data Center ya da Türkçe karşılığı olarak Veri Merkezleri için neden commissioning yapılmalı sorusuna cevap vermemiz gerekir. Günümüzde hemen hemen tüm üretim ve hizmetlere yönelik iş modelleri dijitalleşti veya dijitalleşmeye yönelik yolculukları başladı. Dolayısı ile artık neredeyse Data Center’ı olmayan bir tesis kalmadı. Eğer Data Center’ı olmayan bir tesis varsa bile emin olun önümüzdeki 5 yıl içinde mutlaka küçükte olsa bir Data Center kurmak zorunda kalacaktır. Dolayısı ile artık mevcut tesislerin büyük bir çoğunda Data Center var ve yeni inşa edilen tesislerin ise hepsinde Data Center proje aşamasından itibaren yerini almış durumda. Data Center’ın gelişiminden kaçış yok ve bu gelişimden bir çok verimlilik arttırıcı fırsatları tespit etmek bir Tesis Yöneticisi için heyecan verici projelerden birisi haline gelecektir.

Özellikle günümüzde dijitalleşme artık bir sektör ve trend haline geldi, geleceğin parası olarak gördüğümüz blockchain kripto para birimleri, Gazeteler, Oyunlar, Bankacılık gibi servisler ve cloud (bulut) teknolojileri sayesinde hayatımızda dijitale dokunan her şey Veri Merkezlerinde saklanmakta ve yine Veri Merkezlerinden servis edilmektedir. Öyle ki bugünün finans dünyasının kasa dairesi Veri Merkezi haline gelmiştir. Kamunun, merkezi ve yerel yönetimlerin ve hatta ordunun dahi en büyük ve stratejik bilgileri yine Veri Merkezinde saklanmakta ve servis edilmektedir. Artık devletten vatandaşlık hizmetlerini bile dijital sistemler ile self servis olarak alabiliyoruz. Otonom araçlardan tutun, robot temizlik makinelerine, havacılıktan, tarıma kadar tüm iş yapış sistemleri artık veri merkezlerine dayanarak yapılmakta. Diğer taraftan internet dediğimiz dijital ağ bile bir Veri Merkezi hizmetidir. Dolayısı ile Veri Merkezi hayatımıza bu kadar girmişken Veri Merkezi olmayan bir binayı düşünmemiz olanaksız hale geliyor. Bu kapsamda Veri Merkezlerinin devreye alınması ve alt yapı hizmetlerinin kesintisiz sağlanması ve enerji tüketimlerinin optimum verimlilikte yönetilmesi bir Tesis Yöneticisinin el kitabında, görev listesinde birinci sayfada yer almalıdır.

Analistler 2025 yılında dünyada toplam elektriğin %20’sini veri merkezlerinin tüketeceğini ön görmektedir. Diğer taraftan tüm karbon emisyonlarının %5,5 oranında veri merkezlerinden sağlanacağını belirtmektedir. Bu kapsamda veri merkezi işleten Bilgi İşlem uzmanları ve müşterilerinin verimlilik ve optimizasyon açısından bu farkındalığı bilmeleri mümkün olduğu kadar en aza indirmeleri gerekmektedir. Dünyada daha fazla verimlilik sağlamak için farklı coğrafyalarda ve farklı enerji üretim kaynaklarından beslenen bir çok veri merkezi bulunmaktadır. Günümüzde daha çok yenilenebilir enerji ile Sıfır Karbonlu Binalar ve Veri Merkezleri ile ilgili bir çok geliştirmeler yapılıyor olsa da, Veri Merkezlerinin kesintisiz olarak 7/24 çalıştığını düşündüğümüzde alt yapının çok kompleks ve karmaşık bir sisteme sahip olacağını görmekteyiz. İşte bu noktada devreye alınacak sistemlerin, hassas uzmanlık gerektiren süreçleri olduğu için tüm sistemler arası entegre bir koordinasyon ile çalışma yapılması gerekmektedir.

Yapılan araştırmalara göre bir Veri Merkezinin tükettiği elektriğin yaklaşık olarak %40 oranında soğutma ihtiyacı için kullanıldığı görülmektedir. Dolayısı ile Veri Merkezi için yapılan teknik hesaplamaların ve uygulamaların doğru bir şekilde tasarlanması kaçınılmazdır. Diğer taraftan ortaya konulan sistemin devreye alınması sırasında işleyişi etkileyen bir çok değişken olacaktır. Bir Veri Merkezinin devreye alma kalitesi, sürecin iyi bir şekilde planlanması, gözlenmesi, test ve kontrollerinin detaylı olarak yapılmasına bağlıdır. Amaçlanan işlevsellik, kullanılabilirlik, kontrol edilebilirlik, çevresel sürdürülebilirlik, sistemsel olarak sürdürülebilirlik, konfor, enerji performansı kriterleri sürecin en önemli KPI’larıdır.

Bir Commissioning yani sistemlerin devreye alınması esasında ilk olarak yapının inşası ile planlanır. Sadece bir Veri Merkezine ait bir yapı ise uçtan uca bir planlama gerektirir ki bu durum nispeden daha kontrollü bir süreç oluşturmaktadır. Diğer taraftan Verim Merkezlerinin büyük çoğunluğu yapının bir bölümünden oluşmaktadır. Dolayısı ile Veri Merkezine ait sistemlerin bir çoğu yapının ortak alanlarından beslenerek işletmesi sağlanacaktır ki esasında bu noktada Veri Merkezinin Commissioning süreci karmaşık olması sebebiyle titizlikle takip edilmesi gereken bir süreçtir. Veri Merkezinin tasarımından başlayarak, inşa ve kurulum süreçlerinin her birisinin karşılıklı kontrolünün yapılması (cross check) hata payını düşürmek için son derece önemlidir.

Bir Veri Merkezine ait commissioning süreci, projede belirtilen şartlara sahip olup olmadığına yönelik kontrolü kapsamak olsa da, bu noktada tasarımda ve uygulamada yanlışı bulmaktan ziyade hiç yanlış yapmamak üzerine kurgulanması, sonradan oluşacak ilave maliyetlerin önüne geçmiş olunur. Dolayısıyla Veri Merkezi Commissionig işlemi için kontrol edecek olan danışmanın veya danışman firmanın proje zamanında belirlenmiş olması sürecin kontrollü bir şekilde hatayı en aza indirecek şekilde ilerlemesini sağlayacaktır.

Commissioning Odaklı Tasarımların İncelenmesi

Commissioning için yapılan tasarımların incelenmesi projede hata bulmak değil, tasarımı mükemmele taşımak için yapılan bir iştir. Tasarımın değerlendirilmesi Bina Sahibi, Veri Merkezi İşletme Sorumluları, Tesis Yöneticileri ve Müşterilerin beklenti ve ihtiyaçlarına karşılık gelecek şekilde yapılır. Veri Merkezi Commissioning Sorumlusu, incelemelerine dayalı olarak soğutma üzerindeki yükleri, sistem esnekliğini, yedekliğini, güç kalitesini, erişim kontrolünü, sürdürülebilirliğini, operatör kullanılabilirliğini ve değir işletme kontrol süreçlerini denetler.

Comissionnig için BIM Kullanımı ve BIM’in Faydaları

Öncelikli olarak BIM hakkında bilgisi olmayan okuyucularım için kısaca BIM ; Building Information Modelling, Yapı Bilgi Modellemesi anlamına gelmektedir. Sözleşmeler ve dijital araçlar ile yapıda bulunan alanların ve mekanların fiziksel ve fonksiyonel özelliklerinin dijital ortama aktarılmasıyla geliştirilmesini sağlayan bir süreçtir. Bu kapsamda karmaşık mühendislik ve tasarım süreçlerine sahip Veri Merkezileri için BIM önemli bir yere sahiptir. BIM ile bir Veri Merkezi inşa süreci yönetilirken;

  • Ön imalatları detaylandırarak, kalite ve saha dışı devreye alma gibi süreçleri katarak teslimat sürecini hızlandırabilir.
  • BIM modellemesiyle ön devreye alma işlemi yapılabilir. Bu kapsamda ön devreye alma ile değişen koşullar tespit edilebilir. Sistemlerin göstereceği performansa ait öngörüler oluşturacak veriler sağlanabilir.
  • BIM ile modüller ayrı ayrı devreye alınarak üretim ve teslim aşamalarında zaman tasarrufu sağlanabilir.
  • Tüm sistemlerin ve ekipmanların BIM’e bağlanmasıyla geçmişin izini takip ederek gelecek için planlama yapılabilir. Ekipman, tasarım ve kurulum ile ilgili hataların önüne geçilebilir.

Sistemlerin Entegrasyonu ve Dayanıklılığı

Bir Veri Merkezinin esnekliği ve yedekliliği yani her türlü koşula karşı dayanıklı olması paydaşlar tarafından beklenen en büyük KPI’dır. Çünkü Veri Merkezinin kesintiye uğraması tüm her şeyin bir anda durmasına sebebiyet verir. Dolayısıyla böylesine kritik hedef için, Veri Merkezi sistemlerinin yüksek kaliteli, çok disiplinli bir sistemi tanıyan devreye alma uzmanları tarafından yapılması gerekmektedir. Kesintisiz bir Veri Merkezi için gereken esnekliği sağlamak sadece birincil arızalar durumunda değil, aynı zamanda ikincil arızalar ve temel tedarik sürecinin bile en başından itibaren kesintiye uğratmadan yönetilmesi gereken süreçler olarak kabul edilir.

Veri Merkezi Devreye Alma Sırasında İşletme, Bakım ve Eğitim Süreçleri

Bir Veri Merkezine ait, İşletme ve Bakım (Operating & Maintenance) kılavuzları, bina operatörlerinin binalarını güvenli ve etkili bir şekilde işletmelerini ve uzun vadede performansını sürdürmelerini sağlamada hayati bir rol oynamaktadır. Commissioning yönetimi uzmanı, süreci bağımsız olarak doğrulayarak ve yöneterek doğru bilgi ve belgelerin oluşturulmasını ve dahil edilmesini sağlamalıdır. Ayrıca belgelerin oluşturulması için üçüncü bir taraf atama yönetimini (örneğin mümessil firmalar, proje firmaları vs.) yaparak daha fazla fayda sağlanır. Ayrıca iyi geliştirilmiş bir İşletme ve Bakım El Kitabı ve eğitim sistemi, bina operatörlerinin devir teslimin hemen ardından veri merkezinin güvenli ve etkili kontrolünü alabilmelerini sağlar. Bu verileri BIM modeline veya bir BIM modeli mevcut değilse 2D çizimlere bağlamak, bilgilere erişim kolaylığını artırır ve hata olasılığını azaltır.

Veri Merkezini İlk Devreye Alma ve Bakım Planlaması

Veri Merkezinin ilk işletme döneminde Comissionnig uzmanı tarafından bina ve sistem performanslarını gözlemler ve takip eder. Oluşturulan iç görüler, bina operatörlerinden alınan geri bildirimlerle birleştirildiğinde, devreye alma uzmanının performans sonuçlarının tasarım amacına uygun olup olmadığını ve mümkün olduğunca verimli çalışıp çalışmadığını belirlemesini sağlayacaktır. Commissionnig uzmanları Veri Merkezini devreye alırken tesis performans sorunlarını gidermek ve binanın mühendislik hizmetlerinde ince ayar yapmak için bina operatörleriyle birlikte çalışmalıdır. Ayrıca soğutma sistemlerinin ayar noktalarının belirlenerek soğutucu batarya akış hızlarının yeniden ayarlanması gibi faaliyetler yürütülmelidir. Sistem kurulum ve kullanım ile birlikte, ve sonrasında bakım aşamasında, Commissioning uzmanı mevsimlik devreye alma işlerini üstlenecek ve veri merkezi yükleri, yerleşimleri ve kullanımları geliştikçe mühendislik hizmetlerinde ince ayar yapılması gerekecektir. Veri Merkezleri dinamik bir alan olduğu için yüklerin ilerleyen dönemlerde artmasına yönelik öngörü tahminleri oluşmuş olması gerekir. Devreye alma sonrası aşama ayrıca bina performansının tasarım amacını ve beklenen verimliliği aştığını, karşıladığını veya karşılayamadığını anlamak için bir fırsat sağlar. Mevsimsel devreye alma ve işletme önemlidir. Örneğin Kış aylarında devreye alınan bir veri merkezinin yaz aylarından farklı ve verimsiz çalışması, mevsimsel devreye alma faaliyetlerinin önemini daha da pekiştirir. İşte bu noktada Commissioning uzmanı, her devreye alma sırasında edindiği deneyimleri kaydederek ve detaylandırarak gelecekteki tasarımlara ve öğrenilen derslere dahil edilmelerini sağlamalıdır. Tüm bu faaliyetler sonucu bina operatörlerinin veri merkezlerinden en iyi şekilde yararlanmasına, enerji tüketimini azaltmaya ve daha geniş sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılmasını sağlamaya yardımcı olacaktır.

Günümüzde bir çok yapının içinde Veri Merkezi bulunmakta, yeni yapılarda ise planlama aşamasında Veri Merkezleri projelendirilmektedir. Bütüncül bir Tesis Yönetimi faaliyetlerine baktığımızda bir tesisin içinde ki farklı alanları tesiste yokmuş gibi davranamayız. Elbette ki Veri Merkezleri bir Bilgi İşlem uzmanlığında yönetilen bir süreç ama genelde bu data kabini ve kabinlerin içinde ki sunucu ve bilgisayarlardır. Bunun dışında kalan, Veri Merkezinin binada tükettiği enerji yükü, özel ve hassas soğutma sistemleri, aydınlatma sistemleri, iş güvenliği ve emniyet sistemleri, yangın ve ortam şartlandırmasına yönelik nem ve gaz oranları, kesintisiz enerji için gerekli olan jeneratör ve UPS alt yapıları Tesis Yönetimi kapsamına giren işlerdir. Dolayısıyla tesisin inşası sırasında projenin doğru olduğu, imalatın projeye göre yapıldığı, kullanılan sistemlerin kalitesi, uygun adet ve boyutlarda tercih edilip edilmediği, afete yönelik senaryoların varlığı ve bu senaryoların test edilmesi, bina ile Veri Merkezi arasında yüklerin doğru bir şekilde dağıtılıp dağıtılmadığı ve Veri Merkezinin ileride alan büyüklüğü ve enerji yükü olarak daha fazla talep edip etmeyeceğini öngörmek, izlemek, test etmek ve değerlendirmek iş sürekliliği ve sürdürülebilir bir tesis yönetimi için çok önemlidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir